Uzlaşma Kültürünü Unutmayalım: Su Akar, Dostluk Baki Kalır

Isparta’nın Direkli Köyü’nde aylardır süren bir su tartışması vardı. Darıderesi Barajı’na aktarılacak doğal kaynak suyu, köylünün tarlasına, toprağına ve geleceğine dokunuyordu. Bir yanda şehrin içme suyu ihtiyacı, diğer yanda köylünün emeği… İki tarafın da haklı olduğu bir tablo.

Böylesi durumlarda çoğu kez mesele büyür, kırgınlıklar kalıcı olur. Ama bu kez farklı bir şey oldu. AK Parti Isparta Milletvekili Osman Zabun devreye girdi, köy meydanında, masa başında, bazen de tarlanın kenarında konuşmalar yapıldı. Herkes birbirini dinledi. Ön yargıların yerini anlayış, inatların yerini çözüm aldı. Sonunda, hem köyün hem de Isparta’nın kazanacağı bir orta yol bulundu.

Burada asıl ders, suyun akışı değil, sözün akışı oldu. Çünkü biz toplum olarak bir konuyu konuşarak çözmeyi çoğu zaman unutuyoruz. Ya bağırarak, ya da kapıları kapatarak ilerliyoruz. Oysa sorunların çoğu, doğru bir diyalogla, samimi bir yaklaşımla, “önce dinleyelim” diyerek çözülür. Direkli’de tam da bu oldu.

Uzlaşma kültürü, sadece köyün su meselesini değil, hayatın her alanındaki anlaşmazlıkları çözebilir. Yeter ki birbirimizi dinlemeyi, karşımızdakinin derdine gerçekten kulak vermeyi bilelim. Direkli’deki su barışı, belki küçük bir olay gibi görünebilir ama verdiği mesaj büyük: Kazanmanın yolu, kaybettirmeden çözüm bulmaktır.

Çünkü su akar, dostluk baki kalır.