Taksim Gezi parkı protestolarını ve yaşananları uzun uzadıya yazmayacağım ama Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu dönemde ve geçmişte yaptığı bazı açıklamaları kıyaslamak açısından bu yazıyı kaleme aldım.
Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişine kısa bir yolculuk yapalım. Yıl 1991. Erdoğan milletvekili adayı olur ve Refah Partisi barajı geçtiği için milletvekili seçilir. Ancak tercihli oy sistemi sebebiyle Yüksek Seçim Kurulu, Erdoğan’ın milletvekilliğini iptal eder. Yani, belki de ilk mağduriyet…
Yıl 1994. Erdoğan 4 yıllığına İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine seçilir. Ancak bu görevi esnasında, hakkındaki iddialardan ötürü 18 dosyadan dava açılır. Yani, mağduriyet iki…
Tarihler bu kez 28 Şubat 1997’yi gösterir. Malum 28 Şubat süreci hakkında, 18 Nisan 2012’de partisinin grup toplantısında ne diyor Erdoğan? “28 Şubat’ın o en karanlık ve sisli günlerinde defalarca yumruklarımızı sıkardık, dudaklarımızı ısırırdık.” Yani, mağduriyet üç…
Okuduğu bir şiirden dolayı yaklaşık 4 ay cezaevinde kaldı, 2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Meclis’te 367 krizine takıldı. 27 Nisan e-bildirisi yazıldı… Yani kendine göre, siyasi hayatında hep mağdur oldu…
Yıl 2013. Bugünkü söylemlerine bakalım Erdoğan’ın. “Yüzde 50’yi evlerinde zor tutuyoruz.”, “Faiz lobisinin ümüğünü sıkacağız.”, “Sizin anladığınız dilden konuşurum.” vs vs…
Başbakan bu sözleriyle bana göre, mağdurdan mağrura dikey geçiş yaptı. Ama biz Türklere Osmanlı’dan kalan ve unutmamamız gereken bir söz var: “Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var”
Ankara’dan selam ve sevgiler…





















YORUMLAR