Isparta’dan Antalya’ya barajlı yoldan yolculuk yapan dostlarımız muhakkak olmuştur. Torosların arasından süzüle süzüle Antalya’ya doğru bir yol uzanır. Öncelikle bu yolu hizmete sunan büyüklerimize teşekkürlerimi sunuyorum.
Kazak 1 ve Kazak 2 tünellerinden sonra o muhteşem manzaralara dalar gidersiniz. Yolun her iki tarafında, yemyeşil ağaçlarıyla, şairlerin ruhunu titreten, o minik makili toros dağları uzanır. Dağın doruklarına, o muhteşem manzaraların da hüneriyle, bakar, dalarsınız. Torosların yeşiliyle, göğün mavisi gölün içinde o kadar güzel bir renk oluşturur ki… Kendinizi adeta bir gökkuşağı renklerinin içinden geçiyormuş gibi hissedersiniz. Çünkü; dostlarım, ben bu duyguyu yaşadım. Duygularımı sizlerle paylaşmak istedim. Bu güzellikleri fotoğraf kareleriyle ölümsüzleştirmek istedim. Otobüsün kaptanı ve yardımcıları sağ olsunlar, bu manzaraları çekmemde yardımcı oldular. Torosları boşuna sevmemişim. Ne kadar güzel bir manzara Ya Rabbim…
Dağların doruklarına her bakışımda bana hürriyet duygularını hatırlatır. Özgürce duygu ve düşüncelerinizi işte bu manzara görüntüleriyle yakalarsınız. İnsana özgürlük duygusunu ne güzel yaşatır güzelim toroslar. Ya gökyüzünün mavisi. İşte dağlar. İşte mavi gökyüzü ve göller. Sihirli üç güzellik. İşte dostlarım bu güzellikler zaten varsa, aşk duygusunu da gönülden hissediyor, yaşıyorsunuz. Bu güzellikler içinde kaybolmuş bir noktayım sanki. Tabiat bizim değil, biz tabiatın küçücük bir noktasıyız diyorum.
Ve Antalya’dayız. Asırların tarihini, efsanelerini yaşatan şehir. Doğasıyla tam bir turizm cenneti. Mavilikleri uçsuz, bucaksız uzanan Akdeniz. Akdeniz’in insana huzur veren dalgalarının sesini dinlemek ne güzel. Suyun sesi, hayatın nefesi bence. Kendinizi de dinlediğiniz bir mavi dünya burası.
Bir yanda yeşil toroslar, bir yanda Akdeniz. Bu güzellikleri nasıl seviyorum dostlarım bilseniz. Dünyanın cenneti Türkiye’dir diyordum her zaman. Yine söylüyorum. Cennet vatanımı tâ gönülden seviyorum.
Antalya’ya uğrayıp da TRT Antalya’daki dostlarımızı ziyaret etmemek olur mu? Bu Antalya seyahatimde de sadık bir dinleyen olarak, TRT’li dostlarımı yine ziyaret ettim.
Her yönüyle bu gezi de çok güzel geçti. Isparta’ya dönüşümüz, yine o muhteşem torslar arasındaki barajlı yoldan oldu. Yine otobüsten o güzel manzara fotoğraflarını çekerek seyahatimizi tamamladık.
Yurdumuzun kıymetini bilelim. Yurdumuzu her yönüyle sevelim, yükseltelim diliyorum.