ÖNEMLİ KONULAR VE ÖZETLER

1960 ihtilali, 1971 Muhturası, 1980 İhtilali ve 28 Şubat 1997 ihtilal denemesi Türkiye’yi geriye götüren ve aziz milletimizin var olma sebebini engelleyen unsurların başında yer almaktadır. İşsizlik, eğitim ve öğretimde başarının düşmesi ve dünyayı çepeçevre saran ekonomik bunalımlar özet olarak belirtilen olayların bünyesinde gelişmiş ve aziz milletimize bir bakıma kök söktürmüştür. Bu konulara TERÖR denen […]

1960 ihtilali, 1971 Muhturası, 1980 İhtilali ve 28 Şubat 1997 ihtilal denemesi Türkiye’yi geriye götüren ve aziz milletimizin var olma sebebini engelleyen unsurların başında yer almaktadır. İşsizlik, eğitim ve öğretimde başarının düşmesi ve dünyayı çepeçevre saran ekonomik bunalımlar özet olarak belirtilen olayların bünyesinde gelişmiş ve aziz milletimize bir bakıma kök söktürmüştür.

Bu konulara TERÖR denen belalar, tarih çizgisinde geliştirilen sağ-so, alevi sünni, laik ve antilaik çatışmalar aziz milletimizin tarih çizgisindeki güzel yerini hep geriye götürmüş olaylar olarak ortaya konmuştur. 1984’temn bu yana PKK terörü olarak binlerce insanımızın ölümüne ve perişan olmasına sebep olmuştur…
1980 İhtilali ve bu olayın başında bulunan Kenan Evren, ihtilal sonrası yaptırılan 1982 Anayasası’nın geçici maddelerinin koruması altında terör olaylarını meşrulaştırmış ve buna: İşkence olaylarını, zulüm ve baskı ile parti kapatma olaylarını ve sağ-sol dengesi sağlıyoruz diye her iki taraftan suçlu, suçsuz insanları astırma olaylarını beş kişilik ihtilal ekibi ile açıkça sergilemiştir…

Bu gün hayatta olan o zamanın Denel Kurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya hesap verme noktasında bulunmaktadır. Fakat haklarında açılan davalara katılma gereği bile duymadan işi eskiden olduğu gibi götürmeye çalışmaktadır…

Bir bakıma Fransız düşünürü Balzak’ın: ” Kanun kuvvetli sineklerin delip geçtiği, zayıf sineklerin takılıp kaldığı örümcek ağıdır. ” bakış açısını doğrular noktada bulunmaktadır…

* * *

Biz Yeni Anayasa ve kanunlar konusuna sonra temas edeceğiz. Şimdi İlahî özellik taşımayan kanunların Balzak’ın belirttiği gibi olduğunu hatırlatmakla yetineceğiz. Sivas ve Başbağlar katliamları bu hususu açıkça ortaya koymaktadır…

02 Temmuz 1993 tarihinde meydana gelen Sivas katliamı ve bundan üç gün sonra Sivas’ın intikamı diyerek öldürülen 35 kişinin 05 Temmuz 1993 tarıhinde ihtiyar, kadın ve çocuk demeden katladilmesi olayı aradan geçen yaklaşık 20 yıla rağmen ‘Fâil-i Meçhul Cinayetler” olarak kalması büyük önem arz eden konuların başında yer almaktadır.

Belli gruplar tarafından yanlış bilgi ve beyanlarla anılan ” Sivas Olayları Madımak Faciasi ” şeklinde ele alınırken, üç gün sonra cereyan eden ” Başbağlar Terör Olayına ” bazı mihraklarca yaklaşma gereği bile duyulmamaktadır…

* * *

Hatırlanması gereken ve millî, manevî açılardan değerlendirilmei gereken olaylar oldukça çoktur. Bunlara zaman, mekân ve imkan açısından yaklaşmaya çalışacağız. Bunda metodumuz âlemlere rahmet olarak gönderilen Yüce Peygamber’imizin: ” Zorlaştımayınız, kolaylaştırınız; korkutmayınız müjdeleyiniz. ” Hadis-i Şerif’indeki bakış açısına uygun olacak…

Onun için bu günkü yazımızı 14-20 Nisan tarihleri arasında Kutlanan ‘ KUTLU DOĞUM HAFTASI ‘ ile ilgili güzel duyguların kardeşlik anlayışının heyecanı ile noktalayacağım. İnşallah bu konuyu müstakil olarak ele alacağım…

Exit mobile version