Bu yazının 1.kısmını okuyanlardan DOĞRU TESBİTLER yorumu aldım. Bu beni şevklendirdi doğrusu. Niye mi? Yalnız olmadığımı gördüm. Bazen böyle destekler gereklidir. Bazılarımız kendi söylemek isteyipte söyleyemediklerini birinden duyunca rahatlar. O olumsuz atasözüne takılıp-kalmayın.

Kaldığımız yerden devam edelim isterseniz.

*Demokrasilerde yasalar vardır ve o yasalar kamu düzenini sağlar. Ama her nedense uygulamadan memnun olmadıklarımız çoğunluktadır. O sebeple düşündüğüm olmuştur ACABA KANUNLAR SADECE KANUNA UYANLARA MI İŞLİYOR?

*Trafik kazaları ve sonuçları hepinizin malûmu. Maddi ve manevi kayıplarıyla bizleri kahrediyor. Öylesi kazalar oluşuyor ki; alkollüler kazaları sonrası hem can hem mala zarar veriyor ama para cezası ile serbest bırakılıveriyorlar. Mağdur nasıl yanmasın?

*Hırsızlık davalarına bakacak olursanız, hayretiniz diz boyu. Adam/adamlar evlere girip-insanların canına okuyor. Çoğu kez tutuklanmadan bırakılıyorlar. Evinizin içinde size saldırıyorlar ama siz kendinizi savunduğunuzda suç işlemiş oluyorsunuz!

*Aynı türden davaları izlediğimiz oluyor. Sırf toplumsal meraktan. Mahkemelerin verdiği farklı kararları anlamada zorlanıyoruz. Farkı yaratan ne acaba?

*Trafik kurallarını koymuş, herkes huzurla seyahat etsin diye. Gel-gör ki magandalara söz geçmiyor. Hız limiti 70 diyor Isparta Eğirdir çıkışı yenileme sebebiyle. Arkandan gelen ışık/korna ne varsa yükleniyor seni geçmek için. Baktı olmadı sağından-solundan fırlayıp-geçiyor. Üstelik el-kol hareketleri ve belki de sözel saldırılarla. O kural kimin için o zaman?

*Kılık-kıyafet tercihlere göre değişkenlik gösterebilir ama geçen eğitim-öğretim yılında kendilerini SİVİL İTAATSİZ diye tanımlayan bir grup öğretmen kravat takmayı, hergün sakal traşı olmayı reddetti. 657 kimin için sınırlar getirdi ki?

*Sokaklarda gezerken geçmişi daha çok arar oldu gözlerim. Çarşı esnafını biz, onlarda bizi tanırdı. Alış-verişe geciksek ÇAY İÇMEYE davet ederlerdi. Şimdi kimsenin birbirine minneti yok! Neden olsun ki? Yan komşusuna giren müşteriyi kendi dükkanına çekmek için binbir türlü dalavere çevirenlerin Ahilikten haberleri var mı ki?

*Kurallar hep sosyal hayatın dokunulmazlıklarını korumak adına konur diye bilirim. Ama bazılarımız için kural-mural hak getire. Apartmanımın araç girişine park etmiş araçtan tutunda, geceyarısı elektrik süpürgesi çalıştıran yada tamirat yapan komşuya kadar.

*Hepimizin evinde su ve tesisatı var muhakkak. Bazı günler ya şiddeti azalıyor yada yan komşunuz/komşularınız abartılı bir şekilde bahçe işlerinde kullandığı için üst katlara su çıkmıyor. Rica etseniz alacağınız cevap belli.
PARASIYLA DEĞİL Mİ KARDEŞİM! SANA NE?

*Asker-polis kimi görsem toplu taşıma araçlarına para ödemezler. Neymiş? Mesai gidiş-gelişleri içinmiş. Diğer devlet görevlilere nereye gidip-gelir ki?

*Kimseler kırılıp-darılmasın ama devlet okullarıyla özel okulların not sistemlerinde farklılık mı var? Neden devlet okullarındaki öğrencilerden bir üst okulu kazanan sayısı fazla? Hatta mezuniyet notları daha düşükken? Eğitimin başındakiler acaba hiç merak edip-sordular mı ki: TEŞEKKÜR/TAKDİR ALAN ÖĞRENCİ SAYINIZ NEDİR? Diye. Özel okullarda almayan yoktur gibi geliyor bana da..

*Dersaneler TEMEL LİSE veya ANADOLU LİSESİne dönüştü ve Isparta birdenbire Özel Okul cenneti oluverdi. Sanırım ülke genelinde durum böyle. Bu okullar öğrenciyi nereden bulacak? Tabii ki devletten transferle. Peki vatandaş bu okulun bedelini nasıl ödeyecek? Tabii ki devletin de desteğiyle. Peki benim sade vatandaşım, asgari ücretle yada tek maaşla geçimini sağlamaya çalışan ailelerim ve o babalar ne yapacak? Çocuğuna bunu nasıl anlatacak?
Daha yazayım mı a dostlar?

Bütün bunları sizlerde biliyor ve düzelmesi için siyasi tercihinizi oy bazında kullanıyorsunuz. Seçtiğiniz insan partisini değiştirirse veya bağımsız kalmayı seçerse, tepkinizi ortaya koyuyor musunuz? BEN SENİ SEÇMEK İÇİN OYUMU KULLANDIM. SEN BANA İHANET EDEMEZSİN diyebiliyor muyuz? Bunu yapmıyor/yapamıyorsak, daha çok hayıflanmayı sürdürürüz biz.

Selam ve saygılarımla